Web sitelerinin organik trafiğini artırmak için pek çok SEO stratejisinden yararlanılıyor. Subdomain ve subfolder kullanımı da bu stratejiler arasında yer alıyor. Kaliteli içerik stratejisi oluşturmak ve blog yönetimini profesyonel hâle getirerek organik trafik skorları artırmak için web sitesine uygun olan yapıyı seçmek gerekiyor.
Gelin, subdomain ve subfolder kullanımının SEO açısından önemine, e-ticaret web sitelerinde hangi kullanımı daha çok tercih edildiğine birlikte bakalım.
Subdomain ve Subfolder: Genel Bakış
Subdomain ve subfolder kullanımı, neredeyse tüm web sitelerinin SEO stratejileri açısından oldukça kritiktir. Çünkü her iki kullanım, kendi içerisinde farklı SEO stratejilerine sahiptir. Web sitesinin amacı, faaliyette bulunduğu alan, operasyonel süreçleri gibi unsurlar; subdomain ve subfolder kullanımında belirleyici olabilir.
Subdomain Nedir?
Subdomain, bir temel alan adına yani domaine bağlı olan web sayfası anlamına gelir. Belli bir alan adına bağlı olan farklı bir bölüm olarak da tanımlanabilir.
Örneğin “www.example.com” adresindeki bir web sitesi, blog sayfaları için “www.blog.example.com” şeklinde adres kullanabilir. Bu adres, ilgili web sitesinin blog sayfalarını farklı bir internet sitesi üzerinden kullanıcılara sunmasını sağlar.
Subdomain söz konusu olduğunda aşağıdaki bilgilerin göz önünde bulundurulması gerekir:
- Web sitesinin ana adresi ve subdomain adresi, birbirinden farklı internet siteleri olarak kabul edilmelidir.
- Subdomain kullanımı söz konusu adres için farklı bir web sitesi yönetimi anlamına geldiğinden bu siteler için farklı SEO stratejileri uygulanmalıdır.
- Subdomain, Google Search Console ve Google Analytics gibi hesap kurulumlarının da ana web sitesinden ayrı yapılmasını gerektirir. Bu doğrultuda subdomain adresindeki metriklerin takibi, ana web sitesinden ayrı olarak gerçekleştirilmelidir.
- Subdomain adresinin organik verileri ana web sitesinin verilerine eklenmez, ayrı değerlendirilir.
Subdomain kullanımı, genellikle web sitesinin faaliyet gösterdiği alanı ve operasyonel süreçleri doğrultusunda belirlenir. Gerekli operasyonel yoğunluğu kaldırabilen ve farklı bir web sitesi altında faaliyetlerini farklılaştırmak isteyen kişiler, web sitelerinden ayrı olarak subdomain kullanabilirler.
Subfolder Nedir?
Subfolder, bir ana alan adına bağlı olan alt sayfalar bütünüdür. İlgili web sitelerinin kategori sayfalarının ana adres üzerine kayıtlı olması anlamına gelir.
Web sitesine bağlı bir alt klasör olduğundan bu adresin altında olan diğer sayfalar, URL’de belirtilir. Subfolder kullanan web sitelerinin tüm operasyonel işlemleri, tek bir altyapıdan yönetilebilir.
Örneğin www.example.com adresinin blog sayfası, subfolder kullanımında şu şekilde oluşturulur: www.example.com/blog.
Bu sayfaya bağlı olan bir içerik ise URL’de şu şekilde görünür: www.example.com/blog/icerik-1.
Subfolder yalnızca blog sayfalarında değil, e-ticaret alanında faaliyet gösteren işletmeler tarafından da sıklıkla kullanılır. Örneğin web sitesindeki ürünleri içeren www.example.com/urunler sayfası, bir subfolder kullanımıdır.
Subfolder söz konusu olduğunda aşağıdaki bilgilerin göz önünde bulundurulması oldukça önemlidir:
- Subfolder kullanımında web sitesinin tüm verileri ortak olarak kabul edilir. Örneğin www.example.com, www.example.com/blog ve www.example.com/blog/icerik-1 adreslerinin verileri; www.example.com adresi üzerinde toplanır.
- Subfolder kullanan web sitesi sahipleri; Google Search Console, Google Analytics ve diğer tüm ortam kurulumlarını bir kez gerçekleştirerek faaliyetlerini sürdürebilirler.
- Subfolder kullanımı, tüm diğer alt kategori sayfalarının ana domain adresini büyütmesini sağlar. Bu doğrultuda farklı kategori ve içerik stratejileriyle alan adını büyütmek isteyen web sitesi yöneticileri, genellikle subfolder kullanımını tercih eder.
Subfolderı yönetmek daha kolay olduğundan bu yapı SEO uzmanları tarafından sıklıkla tercih edilir. Fakat bu kullanımın nasıl olacağı, daha önce de belirtildiği gibi direkt ilgili markanın stratejisine bağlıdır.
Subdomain Kullanmanın Avantajları ve Dezavantajları
Subdomain genellikle faaliyetlerini farklı alan adları üzerinden yürütmek isteyen uzmanlar tarafından kullanılır. Web sitesi yöneticilerine farklı stratejileri uygulama ve çıktıları daha detaylı şekilde inceleme fırsatı tanıdığından operasyonel yükü kaldırabilecek ekipler tarafından da tercih edilebilir.
Subdomain kullanımının diğer avantajları şu şekilde sıralanabilir:
- Subdomain kullanımı web sitesinin blog stratejisinin farklı bir ortam üzerinden yürütülebilmesine olanak tanıdığından web sitesi yöneticileri, blog performanslarını çok daha net bir şekilde gözlemleyebilirler. Aynı durum e-ticaret web siteleri için de geçerlidir. Örneğin www.shop.example.com adresinde satış faaliyetlerini yürüten bir web sitesi, metriklerini www.example.com adresinden ayrı olarak çok daha net bir şekilde takip edebilir.
- Subdomain kullanımı, SEO performansının da detaylı olarak incelenmesine olanak tanır. Bu da sitelerin teknik SEO ve içerik stratejilerini çok daha iyi bir şekilde kurgulamalarını sağlar.
- Subdomain, SEO uzmanlarına daha bağımsız kullanım sunar. Bu doğrultuda uzmanlar; ana alan adı ve subdomain adresi için farklı stratejiler, ayarlar, kurulumlar, takipler, satış politikaları ve kampanyalar gerçekleştirebilirler.
- Subdomain adresi, ana siteyi destekleyen ikinci bir web sitesi olarak da değerlendirilebilir. Bu sayede uzmanlar, bu alan adını farklı bir strateji benimseyerek yönetebilir ve ana markanın bilinirliğini artırabilirler.
- Son olarak subdomain, ana web sitesinde barındırılması istenmeyen sayfaların yer aldığı ayrı bir web sitesi olarak da kullanılabilir. Örneğin web sitesi içerisinde blog sayfasının yer almasını istemeyen kişiler, blog sayfalarını subdomain olarak açabilirler. Benzer şekilde müşteri destek ve çağrı merkezi işlemlerini ana web sitesinde bulundurmak istemeyen uzmanlar, subdomain kullanabilirler.
Subdomain kullanmanın dezavantajları ise şu şekilde sıralanabilir:
- Subdomain adresini farklı bir web sitesi gibi yönetmek gerektiğinden operasyonel yük artar.
- Subdomain, ana web sitesinin trafik skorlarına herhangi bir katkıda bulunmaz. Bu sebeple tek bir web sitesini büyütmek isteyen uzmanlar, genellikle subdomain kullanımını tercih etmezler.
- Veri takibi subfoldera göre daha zordur.
Subfolder Kullanmanın Avantajları ve Dezavantajları
Subdomainde olduğu gibi, subfolder da çeşitli avantaj ve dezavantajlara sahiptir.
Subfolder kullanımının avantajları:
- Subfolder, subdomaine göre operasyonel yönden daha kolay bir kontrol mekanizması sunar.
- Subfolder kullanımı, web sitesinin ana alan adına farklı kategori sayfaları sayesinde trafik çekilmesini sağlar. Örneğin bir blog sayfası subfolder olarak açılırsa ilgili blog sayfasının getirdiği trafik ana alan adına yazılır. Bu da ilgili web sitesinin blog stratejileriyle büyüyebileceği anlamına gelir.
- Subfolder kullanımı URL yapılarının da tek bir ortam üzerinden kontrol edilebilmesine olanak tanır. Bu sayede web sitesine bağlı olan tüm ana ve alt kategori sayfalarının URL yapıları kolaylıkla yönetileb
- Subdomaine kıyasla link inşası stratejilerinin daha etkili bir şekilde yapılmasına imkân sağlar. Subdomaine çıkılan linkler external olarak kabul edildiğinden internal link inşası bu kullanımda söz konusu olmaz. Fakat subfolder kullanımında web sitesine bağlı olan tüm sayfalar göz önünde bulundurularak bir link inşası stratejisi geliştirilebilir.
- Web sitesinin tek bir hosting hesabı altında yönetilmesini sağlar. Bu durum SSL sertifikası yenileme ve diğer sunucu hizmetleri gibi konularda web sitesi yöneticilerine kolaylıklar sunar. Aynı şekilde subfolder kullanan web sitelerinin web site geçişi, ayar, bakım ve güncelleme işlemlerini gerçekleştirmek de çok daha kolaydır.
- Son olarak subfolder kullanımı, ilgili web sitesinin daha kolay ve etkili şekilde geliştirilip büyütülebilmesine olanak tanır.
Subfolder kullanmanın dezavantajları ise şu şekilde sıralanabilir:
- Çok sayfalı internet sitelerinde subfolder kullanımı, tek bir web sitesine bağlı olan binlerce web sayfasının ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu durum, URL yönetiminin git gide daha karmaşık hâle getirebilir.
- Keyword cannibalization sorunları ortaya çıkabilir. Subfolder kullanımında çok fazla URL söz konusu olduğundan her sayfanın ana anahtar kelimesini belirlemek ancak bu anahtar kelimeyi farklı bir sayfanın temel hedef keywordü olarak kullanmamak gerekir. Aksi hâlde ilgili sayfalar birbirleriyle rekabete girebilir.
- Blog, satış, müşteri destek gibi içerik ve hizmetlerin farklı adreslerde verilmesi; subfolder kullanımında söz konusu değildir.
- Subfolder kullanan web siteleri, SEO stratejilerini tek bir adrese bağlı kalarak yürütmek durumundadır. Eğer markanın birden fazla bölüme ayrılması gereken stratejileri mevcutsa bu kullanım zorlayıcı olabilir.
- Subfolderda web sitelerini farklı altyapılar üzerinden yönetmek mümkün değildir.
- Subfolder kullanan büyük web sitelerinin sayfa sayısı da genellikle git gide büyür. Bu durum, kötü performans skorlarının ortaya çıkmasına neden olabilir.
- Son olarak subfolder kullanan çok sayfalı web siteleri, site haritası yönetimini dikkatli şekilde gerçekleştirmelidir. Çünkü site haritasındaki sayfa sayısının 50.000’in üzerinde olmaması gerekir.
Subdomain ve Subfolder: Hangisi Daha İyi?
Subdomain ve subfolderdan hangisinin daha iyi olduğu sorusu, birçok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir.
Bu noktada web sitesi yöneticilerinin belirlediği stratejilere göre karar verilmesi gerekir. Aşağıdaki soruların cevapları da karar vermeye yardım edebilir:
- Web sitesi yönetimi tek bir panelden mi yoksa iki farklı panelden mi gerçekleştirilmeli?
- Web sitesinin ana alan adından farklı bir ortamda sürdürmek istediği bir içerik stratejisi bulunuyor mu?
- Farklı bir hosting üzerinden yönetilmek istenen web sitesi isteği var mı?
- URL sayısı ne kadar?
- Web sitesinin blog stratejisinin ana alan adına katkıda bulunması isteniyor mu?
Genel itibarıyla yönetimi ve faaliyetleri tek bir ortam üzerinden sürdürmek, strateji ve analizleri daha kolay gerçekleştirmek isteyen web sitesi yöneticileri subfolderı kullanabilirler.
Fakat farklı bir web sitesinden trafik almak, otorite kazanmak, operasyonel süreçleri ikiye ayırmak ve blog, satış gibi sayfaları farklı adresler üzerinden yönetmek isteyen uzmanlar; subdomaini tercih edebilirler.
Örnek Senaryolar
İlk örneğimizde farklı alan adları aracılığıyla faaliyetlerini yürütmek isteyen büyük bir web sitesini ele alalım.
Bu web sitesinin e-ticaret alanında faaliyet gösterdiğini ve henüz bir blog sayfası olmadığını varsayalım.
Eğer uzmanlar bu sayfadan gelecek trafiğin farklı bir adres üzerinde birikmesini istiyorsa blog sayfasını açarken subdomaini tercih etmelidirler.
Bu noktada ilgili web sitesinin subdomaini kullanmayı tercih etmesinin nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz:
- Web sitesi e-ticaret alanında faaliyet gösterdiğinden en çok gösterim alan web sayfaları, kategori ya da ürün sayfaları olacaktır. Bu sayfalar, web sitesinin performansına göre bir dönüşüm oranına sahiptir. Fakat bu web sitesinin blog sayfasını subfolder olarak tercih etmesi, ilgili sayfalarda ürün bulunmadığından dönüşüm oranlarının genel itibariyle düşmesine neden olabilir.
- Subdomain kullanımı, marka bilinirliğinin farklı bir alan adı üzerinden büyütülmesini sağlayabilir. Ana alan adı üzerinden satış yapabilir, subdomain adresi üzerinden ise blog içerikleri aracılığıyla trafik elde edilebilir. Bu sayede marka anahtar kelimesinin aylık aranma hacmi artırılabilir.
İkinci örneğimizde e-ticaret alanında faaliyet gösteren ve blog sayfası açarak daha fazla trafik elde etmek isteyen bir web sitesini örnek olarak alalım.
Söz konusu web sitesinin blog sayfalarıyla ana alan adının trafiğinin artırılması amaçlanıyorsa subfolder kullanımının tercih edilmesi daha uygun olacaktır.
Subfolder kullanımının tercih edilme nedenleri şunlardır:
- Subfolder olarak bir blog kategorisi açıldığında web sitesiyle alakalı birçok alanda blog içeriği yayınlanabilir. Detaylı araştırmalar yapılarak özenle hazırlanan bu içerikler, ana alan adının trafik verilerini iyileştirilebilir.
- Subfolder kullanılarak açılacak blog sayfası, satışı yapılan ürünlerle ilgili farklı konular hakkında kullanıcılara bilgi verebilir.
- Bu blog sayfası, kullanıcıların web sitesindeki içerikleri okumalarını ve dolayısıyla sitede daha çok zaman geçirmelerini sağlayabilir. Bu, bounce rate skorlarının iyileştirilmesine olanak tanır.
- Son olarak blog sayfasındaki içeriklere ilgili oldukları ürün ve kategori sayfalarının internal linkleri eklenebilir. Böylece kullanıcı hem arama motoru sonuç sayfasından blog içeriği sayfalarını ziyaret edebilir hem bu sayfalarda yer alan linkler aracılığıyla ürün sayfalarına giderek dönüşüm sağlayabilir.
Sonuç
Subdomain ve subfolder kullanımı, özellikle blog içerikleri söz konusu olduğunda web siteleri için çok önemlidir. Bu noktada seçim yaparken markalarının faaliyet gösterdiği alanlar, her iki kullanımın avantajları ve dezavantajları göz önünde bulundurulmalıdır.
Ayrıca web sitesi yöneticileri ve SEO uzmanları, stratejilerini kaç domain üzerinden yürüteceklerine de karar vermelidir. Yanıt tek domainse subfolder, çift domainse subdomain tercih edilmelidir.
Siz de bu bilgilerden yola çıkarak hangi kullanımın web siteniz için daha iyi olduğuna karar verebilir, ideal olan kullanımı tercih ederek web sitenizin SEO stratejilerini blog içerikleriyle çok daha iyi hâle getirebilirsiniz.