İçerikmatik olarak uzun zamandır üzerinde titizlikle çalıştığımız İçerik Pazarlaması & SEO Sohbetleri etkinlik serimizin ilkini gerçekleştirdik. 9 Ocak’ta “2025 SEO ve İçerik Pazarlaması Trendleri” başlıklı etkinliğimizle KWORKS’te sektörden önemli isimlerle bir araya geldik.
Yoğun katılımın olduğu etkinliğimizin öncesinde keyifli bir networking ortamı oluştu. 19.30 itibarıyla konuşmacılar ve katılımcılar salonda yerlerini aldı.
Etkinliğimiz, İçerikmatik’in kurucusu Aykut Otu’nun 2 ayda bir düzenlenecek olan “İçerik Pazarlaması & SEO Sohbetleri” hakkında verdiği bilgilerle başladı. Ardından moderatörümüz Murat Erdör katılımcılarımızla interaktif bir sohbet ortamı oluşturdu.
Konuklarımız
Mosanta’nın kurucusu İlyas Teker, Kriko’nun kurucusu Uğur Eskici ve Search’n Stuff Networking Projesi’nin kurucusu Yağmur Şimşek etkinliğimizde bizi yalnız bırakmadı.
İçerik pazarlaması, SEO ve reklam yönetimi gibi alanlarda danışmanlık hizmeti veren Kriko’nun kurucusu Uğur Eskici, firması hakkında bilgiler verdi.
Search’n Stuff Networking Projesi’nin kurucusu Yağmur Şimşek projesini tanıttı. Dijital pazarlama alanında global ve yerel pek çok kişiyi bir araya getiren meet-uplar gerçekleştirdiklerini ve geçtiğimiz ekim ayında ilk büyük konferanslarını düzenlediklerini aktardı. 1 yıldır proje üzerinde geliştirme çalışmaları devam ediyor.
İlyas Teker’den kurucusu olduğu Mosanta hakkında bilgiler dinledik. 2016 yılında kurulan SEO danışmanlığı şirketi, büyük-orta ölçekli şirketlere danışmanlık hizmeti veriyor.
2024 ve Algoritma Güncellemeleri
Konuklarımız, 2024 yılının genel tablosunu algoritma güncellemeleri çerçevesinde ele aldı. Yandex ve Google sızıntılarına değinen Uğur Eskici, sektörel anlamda hareketli bir yıl geçirdiklerinden bahsetti.
Algoritma değişikliklerinin her sektörde farklı refleksler gösterdiğini, 2024’ün çok sayıda güncelleme sebebiyle yoğun bir test ve yazılım süreciyle geçtiğini ve 2025’in de bir algoritma güncellemesiyle başladığını aktardı.
Yağmur Şimşek çok sayıdaki algoritma güncellemelerinin içeriğine dikkat çekti. Çoğu algoritma güncellemesinde benzer bir içeriğin olduğunu aktaran Şimşek, yapay zekâ dışında ütopik bir güncellemenin olmadığını aktardı. 2024’ü temizlik yapıp yeni trendlere ve yapay zekâya alışma yılı olarak özetledi.
İlyas Teker ise 2024’ü SEO geleceği açısından endişe duyarak geçirdiği bir yıl olarak tanımladı. Yapay zekânın 3 yıl içinde fazlasıyla gelişeceğini öngördüğünü, uzun vadede SEO sektörünün kaybolabileceğini aktardı.
Teker’e göre AI Agent’lar, SEO alanında insanların yerini alabilecek. Bu görüşünü örneklerle zenginleştiren Teker, algoritma güncellemelerinin pek çok şirketi batırdığına değindi. Özellikle ABD’de pek çok güncelleme gerçekleştiğini ekledi.
Yapay Zekâ ve SEO
İlyas Teker yapay zekânın SEO üzerindeki etkisi nedeniyle 2024’ün dönüşümü hızlandıran bir yıl olduğunu aktardı: Yapay zekâ neredeyse her hafta güncelleme aldı ve bunun sonucunda hızlı bir gelişim süreci geçirdi. Open AI aralık ayında 14 güncelleme birden gerçekleştirdi. Google ile rekabet edebilmek için dönüşüm bu noktalara geldi.
Google’ın kuruluş amacının kullanıcılarının sorularına direkt yanıt vermek olduğundan bahsetti. Bugün geldiğimiz noktada yapay zekânın gelişmesiyle Google’ın amacına ulaşmak üzere olduğunu aktardı. Sorulan soruya tek bir cevap alabilmenin Open AI ile mümkün olmaya başladığından, reklamlarla boğuşmadan istenilen bilgiye ulaşmanın kolaylaştığından bahsetti.
Teker’e göre arama deneyimi başka bir noktaya evrilmekte fakat bu henüz tüm popülasyona yayılmış durumda değil. Bildiğimiz arama motorları kullanıcı deneyiminin ve ihtiyaçların değişmesiyle daha az trafik göndermeye başladı, bu trafikleri doğru yorumlayabilen şirketler ayakta kalabilir.
Yağmur Şimşek de sektörde bir tehlike durumunun mevcut olduğunu fakat çözüme odaklanmanın tercih edilmesi gerektiğini ifade etti. Yapay zekânın diller arası iletişimde büyük faydasını gördüğünü ve pek çok insanın da bu faydadan yararlandığını aktardı. Start-up çalışmalarını kurarken yapay zekâyı bir ekip arkadaşı gibi kullandığını da ekledi.
Şimşek SEO sektörünün geleceğine dair de farklı alanlarda gelişmek gerektiğinden bahsetti. Kreatif düşüncelere ihtiyacın arttığını, bunun bir ayrıştırma sağladığını ve yeni iş kollarının açılacağını ekledi. Markaların community kurma odağına ve branding geliştirmelerine yoğunluk verdiğine dair gözlemlerinden bahsetti.
Bütçelerin bazı alanları yapay zekâyla optimize ederek community ve branding çalışmalarına aktarılmaya başladığından bahsetti. Artık markalara strateji sunmadan önce sadece dijitaldeki çalışmalarına değil, kümülatif olarak geçmişindeki hikâyeye bakılması gerektiğini aktardı. Reklam bütçeleri, hedef kitle eğilimleri ve branding çalışmalarının incelenmesinin faydalı olacağını ekledi.
Uğur Eskici ise SEO sektörü için kısa vadede bir problem görmediğinden bahsetti. Keşiflerin ortalama 30 yılda gerçek gücünü kazandığını vurguladı. ChatGPT’nin de tabana yayılması için belli bir süreye ihtiyacı olduğundan bahsetti.
SEO’nun her algoritma değişikliğinde bitme yoluna girdiği konuşulsa da şekil değiştireceği yönündeki düşüncelerini paylaştı. Yapay zekânın %100 doğru sonuçlar vereceğine güvenerek entegrasyon sağlamanın riskli olduğunu, bu işin başında mutlaka bir uzman olması gerektiğini ekledi. Ona göre SEO tamamen ortadan kalkmayacak ancak iş yapış şekilleri dikkate değer oranda değişecek.
Google Veri Sızıntısı ve Stratejiler Üzerindeki Etkisi
Uğur Eskici API dokümantasyonunun sızdırıldığından ve bu dokümanların önemli içgörüler verdiğinden bahsetti. Dokümantasyondaki metriklerin kendi içindeki ağırlıklarının görülmemesi gibi yönlerle bu dokümanların belli oranda kafa karıştırıcı olduğundan, Google’ın ekosistemi yanlış yönlendirdiğinden bahsetti.
Eskici dokümanlardaki bazı detaylara da dikkat çekiyor. Örneğin bir sayfanın geçmişi 21. versiyona kadar tutulmuş. 13 ay boyunca tıklanma verilerinin loglanmış ve ciddi manada geçmişe yönelik bir data tutulmuş. Eskici tüm bu detayları paylaşmasının ardından Google’ın ciddi manada tutarsızlıklar sunduğu sonucuna vardığını ekledi. Ona göre ChatGPT böyle bir ortamda soru cevap ilişkisinden search odaklı bir lay-up’a geçerse gücünü artırabilir.
Yağmur Şimşek Google’a olan güvenin azaldığına dair gözlemlerini aktardı ve Google’da çalışan insanların da etik anlamda çok eleştirildiğini ekledi. Sektörde güvenilir bir Google çalışanı bulmanın ve iç veri almanın zorlaşacağını ekledi. Farklı arama motorlarının hangi kriterlerle sonuçlar getirdiğinin araştırılmaya başlandığını Bing örneğiyle anlattı. Bing’in yeterli metrik sağlamadığı yönündeki gözlemlerini paylaştı.
Google’ın kuruluş dokümantasyonlarında geçen “Şeytan olma” sloganının bugün unutulduğuna ve Google’ı kapitalizmin yuttuğuna değinen İlyas Teker, SEO’ya başladıklarında Google dokümanlarını bir anayasa olarak kullandıklarını söyledi. Fakat bu dokümanlar zaman içerisinde birebir uygulanmadığında işlerin daha başarılı şekilde büyüdüğüne dikkat çekti.
Yıllardır konuşulan fakat doğrulanamayan bazı iddiaların doğrulanmasını sağlayan bir sızıntı olduğunu ekledi. Google daha fazla metrik uyguladığı için Bing’in bir kademe altta kaldığından fakat zamanla Google metriklerinin öneminin azalacağından bahsetti. Yapay zekânın verileri nasıl işlediği ve nasıl getirdiği meselesine yoğunluk verileceğini aktardı.
Teknolojik Gelişmelerin Markalar ve SEO Üzerindeki Etkisi
İlyas Teker yapay zekâ meselesine derinlemesine eğilmek gerektiğini aktardı. Yeni çıkan araçların incelenmesi gerektiğine ve literatür okumaları gerçekleştirmenin önemine değindi. Çok fazla yapay zekâ aracı olduğu için hangi aracın nasıl kullanılacağına dair ciddi bir mesai ayrılması ve inceleme yapılması gerektiğini aktardı.
Teker’e göre teknik taraftaysa sitenin arama motorlarına uyumluluğuna, hızına, site mimarisinin kurgusu gibi alanlara dikkat edilmeli. Aynı zamanda backlingin nasıl daha görünür olabileceğine de odaklanmak gerekiyor.
Uğur Eskici tarama bütçesinin büyük strateji için hayati olduğunu, ciddi bir rekabet avantajı sağladığını belirtti. SEO’nun tek başına incelenmesinin yeterli olmadığına dikkat çekerek markanın diğer kanallardaki davranışlarının da analiz edilmesi gerektiğinden bahsetti. Sosyal medyadaki hedef kitlenin, outdoor çalışmalarındaki hedefin ve mesajların önemine dikkat çekti. Sadece teknik içeriklerle değil, markanın diğer kanallardaki davranışlarına göre ilerlemek gerektiğini ekledi.
Yağmur Şimşek markayla yapılan çalışmaların önemini vurguladı. Ürün, sosyal medya, içerik ve web ekipleriyle meet-uplar düzenlenip onların hedeflerine dair bilgi almanın faydalı olduğundan, bu hedeflerin bireysel hedeflerle karşılaştırılması gerektiğinden bahsetti. Marka tarafından bütçe ayrılan alanlara odaklanmanın ve buna göre strateji yaratmanın faydalı olacağını ekledi. İletişimi kuvvetlendirmenin öneminin altını çizdi.
Eskici, SEO süreçlerinin %80’inin tekniğe, analitik zekâya, içeriğe, ölçümlemeye ve logic tasarlamaya dayalı olduğundan bahsetti. Teknik tarafa yatkınlığın gelişime oldukça katkı sağladığını ekledi. Javascript okuyuculuğunun her şeyin başlangıcı olduğundan, doküman okumalarının ve test sitelerinin öneminden bahsetti.
SEO’nun problem çözme konusunda çok keyifli bir alan olduğunu aktardı. Meet-uplara katılmanın önemini vurguladı. Yağmur Şimşek teknik yeterliliklere dair bazı eklemelerde bulundu. SEO’ya başladığında content ağırlıklı olduğundan ve teknik tarafta geliştiğinden bahsetti. Alandaki her şeye hâkim olmanın değil yeterli seviyede bilgiye sahip olmanın, hangi alanda iyi olduğunun farkına varmanın yeterli olacağını ekledi ve networkingin de önemini dile getirdi.
User-Generated Content
İlyas Teker user-generated contentin her zaman değerli olduğunu, sadece günümüzde daha fazla medya aracı ve uygulama olduğu için öneminin daha iyi kavrandığını aktardı. Düzenli frekanslarla içerik üreten kullanıcıların fenomene dönüşebildiklerinden ve yönlendirici bir konum kazanabildiklerinden bahsetti. Herkesin kendi alanında aynı frekansta ve ciddi bir çalışmayla fenomen olabileceğini, algoritmaların düzenli üretime ve etkileşime önem verdiğini aktardı.
User-generated contentin öneminin giderek artacağından bahsetti. Yapay zekâ ile user-generated content arasında bir rekabetin olduğuna, bazı noktalarda doğal olarak yapay zekânın üstün geleceğine fakat değişimin kaçınılmaz olduğuna dair düşüncelerini aktardı. Bir içeriği izlerken algoritmaların içeriği kaçıncı saniyede beğendiğinizi ve hangi duygudurumda olduğunuzu analiz edebildiğinden bahsetti.
User-generated contentin kontrolünün ve etiğinin önem kazanacağından bahseden Yağmur Şimşek, kullanıcı tarafından üretilen içeriklerin sonsuz olduğunu ifade etti. Vizyonu olan markaların şimdiden community oluşturmaya önem vermesi gerektiğine dikkat çekti ve farklı kanallarda bulunmanın öneminden söz etti.
OpenAI’ın bir cümle kurarken bir sonraki kelimeyi tahmin etme özelliğine sahip olduğunu fakat bunun için temiz dataya ihtiyaç duyduğuna değinen Uğur Eskici, user-generated contentlerden dataların alındığına dikkat çekti. User-generated contentin zaten çok kıymetli olduğundan, belli bir dönem popülerliğini kaybetmesine rağmen communitylerin farklı platformlara geçmesiyle önemini tekrar kazandığından bahsetti. Yapay zekânın ve kullanıcının birbirine bağlı olduğundan, user-generated content ve yapay zekânın birbirini öldürmeyeceğinden bahsetti.
İlyas Teker deneyim içeriklerinin önem kazanacağına dair fikirlerini aktardı. Bir ürünü, o ürünü kullanan kişi tarafından öğrenmenin işlevselliği dolayısıyla deneyim içeriklerinin popülerleşebileceğinden bahsetti.
Etkinliğimizi keyifli bir Kahoot yarışmasıyla tamamladık. Birinciye Search’n Stuff Kongresi’ne katılım davetiyesi verildi. İkinciye ve üçüncüye ise 7500₺ değerinde İçerikmatik’te içerik üretim kredisi hediye ettik.
Mart ayının ilk haftasında sektörden gerçekleştireceğimiz İçerik Pazarlaması & SEO Sohbetleri etkinlik serimizin ikincisinde görüşmek dileğiyle!